. 2006; 3(4): 262-270

The Incidence and the Contributing factors of premenstrual syndrome in health working women

Bülent Demir1, Lale Yıldız Algül2, Emine Seda Güvendağ Güven3
1Sağlık Bakanlığı Ergani Devlet Hastanesi, Kadın Hastalıkları Ve Doğum Kliniği, Diyarbakır, Turkey
2Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları Ve Doğum Anabilim Dalı. Diyarbakır, Turkey
3Sağlık Bakanlığı Etlik Doğumevi Ve Kadın Hastalıkları Eğitim Araştırma Hastanesi, Ankara, Turkey

AIM: To report the incidence of premenstrual syndrome in working women and the association of premenstrual syndrome with social and demographical factors, menstrual cycle, and nutritional status. The second aim of this study is to investigate the influence
of premenstrual syndrome on working performance. Finally, to contribute to decrease the waste of labor time and unnecessary drugs usage caused by premenstrual syndrome.
MATERIAL-METHODS: Totally 254 women aged between 19-49 years old who work in Dicle University Faculty of Medicine Hospital were enrolled for this prospective study. Data were obtained by face to face interview questionnaires. RESULTS: The incidence of premenstrual syndrome was 20.1%. The 91.7% of women had experienced mild or moderate symptoms in premenstrual period. The most common complains were pelvic pain, tension or restlessness, irritability or agitation, abdominal bloating and breast tenderness. Furthermore, in the presence of following factors; women with young ages (<30), married women without having a child, married women with having one child, occupation (especially for nurse), aggressive behavioral personality, the incidences of premenstrual syndrome were higher than those in counter part groups without reaching statistically significant values. In addition, although the incidence premenstrual syndrome tended to increase by consuming tea, coffee, carbonated drinks and high carbohydrate foods, exercise decreased the incidence without reaching statistically significant values. The association of age of menarche, women with regular menstrual cycle or dysmenorrhea, or family history and premenstrual syndrome was indicated, however the number of cigarettes smoked in a day was positively correlated with incidence (p<0.05). In addition, the 70.3% of symptomatic women expressed impaired working performance.
CONCLUSION: The incidence of premenstrual syndrome is higher in working women and this condition may affect the whole population. In order to decrease the incidence of premenstrual syndrome and to increase the life quality of women; more attention
should be paid to this condition and proper precautions should be taken.

Keywords: demographic factors, health working women, incidence, premenstrual syndrome


SAĞLIK ÇALIŞANLARINDA PREMENSTRÜEL SENDROM İNSİDANSI VE ETKİLEYEN FAKTÖRLERİN ARAŞTIRILMASI

Bülent Demir1, Lale Yıldız Algül2, Emine Seda Güvendağ Güven3
1Sağlık Bakanlığı Ergani Devlet Hastanesi, Kadın Hastalıkları Ve Doğum Kliniği, Diyarbakır, Türkiye
2Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları Ve Doğum Anabilim Dalı. Diyarbakır, Türkiye
3Sağlık Bakanlığı Etlik Doğumevi Ve Kadın Hastalıkları Eğitim Araştırma Hastanesi, Ankara, Türkiye

AMAÇ: Çalışan kadınlarda Premenstrüel Sendrom (PMS) insidansını saptamak. PMS’nin sosyodemografik özellikler, adet düzeni ve beslenme gibi faktörlerle ilişkisini irdelemek, çalışan kadınlarda PMS’nin iş verimliliği üzerindeki etkisini belirlemek ve bu sendromun yol açtığı iş ve zaman kayıpları ile gereksiz ilaç kullanımlarının azaltılmasına katkıda bulunmak. MATERYAL-METOD: Araştırma, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde çalışan 19-49 yaş grubu, 254 kadında yürütülmüştür. Veriler kadınların çalıştıkları kliniklerde yüz yüze anket yöntemiyle toplanmıştır. BULGULAR: Kadınların % 20,1’inde PMS saptanmıştır. % 91,7 kadında ise premenstrüel dönemde az veya çok semptom olduğu bulunmuştur. En sık görülen semptomların başında, bel ağrısı, gerginlik-huzursuzluk, sinirlilik-öfke, karında şişkinlik ve memede hassasiyet gelmektedir. 30 yaş ve altında olanlarda, evlilerde, hemşirelerde, hiç çocuğu olmayan ve bir çocuğu olanlarda, agresifsaldırgan kişilik yapısına sahip olanlarda PMS daha sık görülmekle birlikte, istatistiksel olarak anlamlı bulunamadı. Yine çay, kahve ve kola içme, şekerli gıdaları yeme miktarı arttıkça PMS artıyor, egzersiz yapma oranı arttıkça PMS azalıyor gibi görünse de, istatistiksel olarak anlamlılık bulunamadı. Menarş yaşı, adet düzeni, adet sancısı olanlarda, ailesinde benzer şikayetler olanlarda ve içilen sigara miktarı arttıkça PMS anlamlı ölçüde yüksek bulundu. Premenstrüel semptomları olan kadınların % 70,3’ü, bu dönemde iş verimliliklerinin azaldığını ifade etmektedir. SONUÇ: Çalışan kadınlarda PMS oranı yüksektir. Bu durum tüm toplumu etkilemektedir. PMS insidansının azalması ve kadınların yaşam kalitesinin geliştirilmesi için, bu konuya daha fazla önem verilmeli ve gerekli önlemler alınmalıdır.

Anahtar Kelimeler: demografik faktörler, İnsidans, premenstrüel sendrom, sağlık çalışanları


Bülent Demir, Lale Yıldız Algül, Emine Seda Güvendağ Güven. The Incidence and the Contributing factors of premenstrual syndrome in health working women. . 2006; 3(4): 262-270

Corresponding Author: Bülent Demir, Türkiye


TOOLS
Full Text PDF
Print
Download citation
RIS
EndNote
BibTex
Medlars
Procite
Reference Manager
Share with email
Share
Send email to author

Similar articles
Google Scholar